KÂDI’NIN ZEKÂSI
Halîfe Ömer bin Abdülazîz (rh.) devrinde Basra Kâdısı olan İyâs bin Muâviye fevkalâde aklı ve zekâsı ile meşhur idi.
Birgün kendisine bir dâvâcı gelip; “Falan kişiye bir kese altın emânet bırakıp hacca gittim. Dönüşümde emânetimi inkâr etti. Şimdi benim hâlim ne olacak?” dedi. Kâdı İyâs “Bunu benden başka bir kimseye söyledin mi?” diye sordu.
– Hayır, dedi. Bunun üzerine,
– Şimdi git, bir iki gün sonra gel ve cevâbını al, dedi. Kâdı şikâyet olunan şahsı dâvet etti. Gelince ona çok iltifat etti ve: “Buradan başka bir yere yolculuk etmem gerekti. Birkaç kese altınım var. Daha emniyetli birini bulamadığımdan size emânet bırakmak isterim. Bu, ikimizin arasında kalsın. Yarın gece size yollarım. Muhâfâzası size emânettir.” dedi. Adam kalkıp gitti.
Ertesi gün emânetini geri alamayan dâvâcı Kâdı İyâs’ın yanına geldi. Kâdı İyâs, “Şimdi git, ondan emânetini iste. Vermez ise “Kâdı İyâs’a şikâyet ederim” de. Bakalım o zaman ne olur?” dedi.
Dâvâcı gidip emânetini istediğinde, Kâdı İyâs’tan alacağı birkaç kese altını daha kârlı gördüğünden bu sefer yüzüne güldü. “Benim niyetim senin ne yapacağını tecrübe etmekti. Yoksa paranı inkâr edecek değilim. Al, işte emânetin.” Diyerek kesesini teslim etti.
Kâdı’nın huzûruna gelen dâvâcı çok duâ ve teşekkür edip ayrıldı.
Birkaç gün sonra yalancı adam Kâdı İyâs’ın huzûruna geldi. Kâdı, ona ağır sözler söyledi. “İşlerinde ikiyüzlü ve fitnecisin” diyerek kötü ahlâkını halk arasında teşhir etti. Herkes Kâdı’nın zekâsına hayran kaldı.
B E Y İ T :
Gönül yap yıkmağa cehd etme âbâd olmak istersen Beyim sâhib-eser ol hayr ile yâd olmak istersen. (Tâlib) Yâni: Âbâd olmak istersen gönül yıkma, gönül yap.
Hayırla yâd edilmek istersen bir eser bırak.