Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in güzel ahlâkından bâzıları:
Bir kimse Resûlullâh’a gelip onunla musâfaha etse, o elini çekmeden Resûlullâh elini çekmez, gelen kişi yüzünü çevirmeden ondan yüzünü çevirmezdi.
Önünde oturan kimseye karşı ayaklarını uzattığı görülmemiştir.
Hz. Âişe (r.anhâ) şöyle demiştir: Resûlullâh (s.a.v.) (dünya işlerinden) iki şey arasında muhayyer kılındığı zaman -günah olmadıkça- kolay olanını tercih ederdi. Eğer o kolaylık günah ise insanların, ondan en uzak duranı olurdu.
Resûlullâh kendisi için kin tutmamış, intikâm almamıştır. Ancak Allah’ın haram kıldığı bir şey yapıldığı zaman, Allah rızâsı için (öfkelenir) intikâm alırdı.
Enes bin Mâlik (r.a.) anlatıyor:
• Resûlullâh Medîne’ye hicret ettiği zaman ben sekiz yaşlarında idim. Annem beni Resûlullâh’a götürdü ve ‘Yâ Resûlallâh! Ensârın erkek ve kadınlarının benden başka hepsi size hediye verdiler. Ben, şu oğlumdan başka size hediye edebilecek bir şey bulamadım. İstediğiniz kadar size hizmet etmesi için onu kabul buyurunuz.’ dedi. Ben Resûlullâh’a on sene hizmet ettim, bana hiçbir zaman ne vurdu, ne sövdü, ne de yüzünü ekşitti.
• Ben Resûlullâh’a yolculukta ve Medîne’de ikâmet ettiğinde hizmet ettim. Yaptığım bir şey için bana, bunu niçin böyle yaptın, yapmadığım bir şey için de bunu niçin böyle yapmadın, demedi.
• Bir kimse (bir sırrını söylemek için) Resûlullâh’ın (s.a.v.) kulağına doğru yaklaşsa, o başını uzaklaştırmadıkça (Resûlullâh’ın) başını o kimseden uzaklaştırdığını görmedim.
Abdullah el-Cedelî (r.a.) Hz. Âişe’ye Resûlullâh’ın ahlâkını sordu. Hz. Âişe (r.anhâ) şöyle dedi: Sözünde, fiil ve hareketinde taşkınlık yapmazdı. Çarşı ve pazarda bağırıp çağırmaz, kötülüğe kötülükle karşılık vermez, affederdi.
PEYGAMBER EFENDİMİZ’İN AHLÂKI
Nisan 11, 2012