Günün Hikayesi

Aralık 30, 2011

EDEB

Edeb, güzel terbiye ve güzel huylarla vasışanmak ve utanılacak şeylerden insanı koruyan bir hal demektir. Edeb, insan için büyük bir şereftir ve insanın süsüdür. Edeb, insanı nefsin arzusuna uymaktan korur ve kurtarır. “İnsanın edebi, zehebinden (altınından) iyidir.” denilmiştir.

Edeb, olgunluk için lazım olan şeylerin birincisi sayılır. Edebden mahrum olan kimse -velev büyük âlimlerden olsuninsânî kemâlâta kavuşamaz.

Beden kuvvet almak için yeme ve içmeye muhtaç olduğu gibi insanın aklı da edebe muhtaçtır. Edebi olmayan akıl silahsız askere benzer; hiçbir vakit iş göremez, düşmanına mağlub olur.

İslâm’ın zuhuru ile edebin ne demek olduğu anlaşılmıştır.

Evladına edeb vermeyen, düşmanını memnun ve dostlarını mahzûn eder. Edebsiz, terbiyesiz şahsın oğlu edebli ve fâziletli olursa babasının ayıp ve noksanını örter. Aksine çocuk câhil ve edebsiz olursa babasının şeref ve fazîletini bile mahveder.

Her şey çoğaldıkça ucuzlar, edep bunun aksinedir ki, ne kadar çok olursa, kıymeti de o nisbette artar.

Edeb aklı mükemmelleştirir ve nurlandırır, kişinin iman ve selâmet sermayesidir.

Edeb, edebli kişilerle ülfet ve ünsiyet ederek öğrenilmelidir.

Edebli olan, şek ve şüpheden kaçınan, zulüm ve eziyetten uzak bulunan kimse, hiçbir yerde garîb olmaz. Edebsizlik, bir takım kötü işleri yapmak ve çirkin sözleri utanmadan söylemektir. Utanılacak şeylerden ve rezaletten kaçan insan edebsizlikten kurtulur.

Edebsizlik, kişinin noksanlığına, akılsızlığına veya terbiyesizliğine delâlet eder. Edebsizler hiçbir vakit mazur görülemez, halka iyilik ve hizmet edemezler.

Edebten mahrum olan bir insan, cemiyet için zararlı mikroplardan daha tehlikelidir.

Comments are closed.

Links

Calendar

  • Ekim 2024
    P S Ç P C C P
     123456
    78910111213
    14151617181920
    21222324252627
    28293031