“…ŞÂHİD OLARAK ALLAH YETER: MUHAMMED RESÛLULLAH’DIR…”
Saf sûresinin 8 ve 9. âyet -i kerîmelerinin tefsîri: Allah’ın nurunu ağızlarıyla söndürmek isterler; sanki doğan güneşi ağızlarıyla püf diye söndürüverecekmişler gibi hakkı yalan ve iftira ile iptal etmek istiyorlar. İslam’ı uydurma sözler, yalan yanlış propagandalar, tahrif olunmuş kitaplarla söndürmek istiyorlar. Hâlbuki Allâhü Teâlâ nurunu tamamlayıp bütün âleme yayacaktır, isterse kâfirler hoşlanmasınlar.
O, o Allah’tır ki resûlünü, İslam dinini her dinin üstüne çıkarmak için hidâyet (Kur’ân-ı Kerîm) ile ve Hak İslam dini ile gönderdi, onun için onu muhakkak tamamlayacaktır, isterlerse müşrikler hoşlanmasınlar.
Hz. Îsâ aleyhisselamın peygamberlik vazifesinin gayesi Hz. Muhammed Mustafa’nın peygamberliğini müjdelemekten ibaret iken Ahmed aleyhisselamın Peygamberliğinin hikmeti ve gâyesi bu hak dinin nihâyet her dine galip olmasıdır.
Hak dini İslam’ın akıbet bütün dinlere üstün olmak için gönderildiği ve Ahmed aleyhisselamın peygamberliğinin bütün insanlığa umûmî ve şamil olduğu birçok âyetlerle müjdelenmiştir:
• “O, odur ki peygamberini hidayet rehberi ve hak dîni ile gönderdi, onu her dînin üstüne çıkarmak için. Şâhid olarak da Allah yeter; Muhammed Resûlullâh’dır…” (Fetih Sûresi, âyet 28-29)
• “Hem bir fitne kalmayıb din yalnız Allah’ın oluncaya kadar…” (Bakara Sûresi, âyet 193)
• “De ki: Ey insanlar, Haberiniz olsun! ben size, sizin hepinize Allah’ın resûlüyüm…” (Araf Sûresi, âyet 158)
• “Ey o peygamber! Biz seni hakka bir şâhid hem bir müjdeci hem bir korkutucu gönderdik.” (Ahzâb S., â. 45)
• “Ve (Habibim Ahmed) biz seni ancak alemlere rahmet olarak gönderdik.” (Enbiyâ S., â. 107) buyurulmuş ve nihayet “iza câe nasrullahi…” sûresinde de “Allah’ın yardımı ve fetih gelip insanların Allah’ın dinine alay alay girdiği…” vaat edilmiş, gayenin tahakkuku bir daha teblîğ buyurulmuştur.