PEYGAMBERİMİZİN BABASI, ANNESİ, AMCASI, DEDESİ
Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in babası Abdullah ve annesi Âmine Arab kavminin Kureyş kabîlesinin ileri
gelenlerinden idi.
Peygamberimizin babası Abdullah, Peygamber Efendimiz kâinâtı şereşendirmeden önce Medine’ye gitmiş ve orada vefât etmişti.
Peygamberimiz altı yaşında iken annesi Âmine Hatun vefât etti. Anadan öksüz, babadan yetim kalan Efendimiz’i dedesi Abdülmuttalib yanına aldı.
Abdülmuttalib kabîlenin reisi, yâni beyi idi. Torunu sekiz yaşına girince o da vefât etti. Onun üzerine Peygamber Efendimiz’i amcası Ebû Tâlib yanına aldı, evlâdı gibi bakmağa başladı.
PEYGAMBER EFENDİMİZ’İN EVLENMESİ VE ÇOCUKLARI
Peygamber Efendimiz (s.a.v.), güzel yüzlü, iyi huylu, ağır başlı bir zat idi. Hemşehrileri arasında hatırı sayılır ve sözünün, özünün doğruluğundan kendisine Muhammedü’l-Emîn denilirdi.
Bu hâllerinden dolayı Hz. Hatîce (r.anhâ) onunla evlenmek istedi. Resûlullah Efendimiz (s.a.v.) de kabul ettiler. Nikâhları kıyıldı, düğünleri oldu. Evlilikleri, Hazret-i Hatîce vâlidemiz âhirete irtihal edinceye kadar yirmi beş sene devam etti.
Peygamber Efendimizin (s.a.v.) Kâsım (r.a.), Abdullah (r.a.) ismindeki oğullarıyla Zeynep, Rukayye, Ümm-ü Gülsüm ve Fâtımatü’z Zehrâ (radıyallahu anhünne) adlı kızlarının annesi Hz. Hadîce (r.anhâ) idi. Resûlullah Efendimizin (s.a.v.) İbrâhim (r.a.) adındaki oğlunun annesi ise Hazret-i Mâriye (r.anhâ) validemizdir. Bunlardan altısı Peygamber Efendimizden (s.a.v.) evvel, yalnız en küçük ve en sevgili kızı olan Fâtımatü’z Zehrâ (r.anhâ) Resûlullah’ın irtihâlinden altı ay sonra
vefât etmiştir.