قَالَ اللهُ تَعَالَى: إِنَّ هَذَا الْقُرْآنَ يَهْدِي لِلَّتِي هِيَ أَقْوَمُ وَيُبَشِّرُ الْمُؤْمِنِينَ الَّذِينَ يَعْمَلُونَ الصَّالِحَاتِ أَنَّ لَهُمْ أَجْرًا كَبِيرًا. (سورة الاسرى، 9
Allâhü Teâlâ şöyle buyurdu: “Haberiniz olsun ki bu Kur’ân, insanları en doğru yola hidayet eder ve (Kur’ân’da beyan olunan) salih ameller yapan mü’minleri müjdeler ki kendilerine büyük bir ecir vardır.” (İsrâ Sûresi, âyet 9)
Bu ayet-i kerime, Kur’an-ı Kerim’in evrensel rehberliğini ve müminlere bahşettiği büyük müjdeyi dile getirmektedir. Kur’an, sadece okunan bir kitap değil, aynı zamanda insanlığı en sağlam, en doğru ve en adil yola ileten ilahi bir kılavuzdur. Onun hidayetine tabi olan ve salih ameller işleyenlere ise dünyada huzur, ahirette büyük bir mükâfat vaat edilmiştir. Kur’an’ın yol göstericiliğine sımsıkı sarılmak, ebedi kurtuluşun anahtarıdır.
Sadakallâhül’azîm
Sadakallâhül’azîm
